ALİ NASUH MAHRUKİ İLE RÖPORTAJ
25 Mayıs Cuma günü Tedx İzmir Alsancak'ta "Sosyal Medya ve Spor" konulu bir konferans düzenledi. Bir çok değerli konuğun konuşmacı olarak katıldığı bu konferansta sosyal medyanın günümüzde nasıl bir önemi olduğunun yanı sıra spor ve sporculardan da bahsedildi. Düzenlenen bu konferansa gösterilen ilgi ve yoğunluk oldukça fazlaydı. Konuşmacı olarak katılanlardan biri ise; tehlikeyi göze alabilen, yazar, cesur, başarılı, adına tarihe yazdırmış biri olan Ali Nasuh Mahruki'ydi. AKUT( Arama Kurtarma Derneği) kurucu üyelerinden olan ve Everest'e ilk Türk tırmanışını gerçekleştiren dağcı Ali Nasuh Mahruki, ricamızı kırmadı ve bizimle kısa bir röportaj yapmayı kabul etti. Kendisine, bizimle ettiği hoş sohbet, verdiği bilgiler ve öneriler için tekrardan Sofigo Blog'u aracılığıyla tekrar teşekkür ediyoruz...
Editör: Siz kariyerinizle kendinden söz ettiren fark yaratan birisiniz, girişimciler için nasıl fark yarattığınızla ilgili bilgiler verebilir misiniz, bu farklılık ben fark yartamalımıyım şeklinde mi çıktı yoksa siz inandığınız yoldan giderek kendiliğinden mi oluştu?
Ali Nasuh Mahruki: Aslında tam da öyle oldu. Benim bütün derdim yapabileceğimin en iyisini yapmak. Bulunduğum yere uğraşarak geldim, kolayca olmadı. Biz bitki, hayvan değiliz işte bu yüzden insan olarak insana en yakışanı, insan için en iyi olanı, hem kendimiz hem dünya için katkıda bulunulması gerektiğini düşünüyorum. Ben hayatım boyunca elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım.Biraz hayatın kesişmeleri, biraz benim zorlamalarım ve kombinasyonlarla bu sonuç çıktı ortaya. Mesela, eğer 1999 depremi olmasa başka bir şey olurdu. Ama ben yine bir çıkış noktası bulurdum.
E: Siz bu spora hobi olarak başladınız peki nasıl devam etti?
A.N.M.: Her şey öyle başlıyor, denemeden bilemiyorsun, önce görüyorsun nasıl yapacağını, o süreçten nasıl keyif aldığını, sürece ne kadar vakit ayıracağını, ne kadar fedakarlık yapabileceğinizi görerek kendinizi geliştiriyorsunuz. Her deneyim bir farkındalık yaratıyor, her farkındalık yeni kapıları açıyor. Sürekli analiz etmek ve ölçümlemek gerekiyor.Risk almadan yol alamazsınız...
E: Girişimcilerin genel olarak sorunları ne kadar risk alacakları ile ilgili, peki siz ne düşünüyorsunuz bu konu hakkında?
A.N.M.: Alınan riski küçük küçük ilerletmelisin.Mesela bir anda dağcılığa başlayıp ertesi sene K2'ye tırmanamazsın. Yavaş yavaş deneyimleştirmek gerekiyor. Bir anda değil yavaş yavaş zorlaştırmalı.Böylece diyorsun ki "Ben bunu başardığıma göre daha iyilerini de yapabilirim." Tabi bu arada eğitim de önemli bir rol oynuyor. Böylece her şeyi ölçümleyebilirsin. Ölçemediğin hiç bir şeyi yönetemezsin, kendi hayatında buna dahil. Benim en büyük şansım üniversiteyi bitirdikten üç hafta sonra Rus dağcılarla tırmanış yapmamdır. Ben zaten çok risk alan bir yapıdaydım, hatta bana öleceksin bile derlerdi. Yaşadığım bu tecrübe sonucunda Rus dağcılarla kedimi kıyasladım ve bu sporla neler yapabileceğimi de daha iyi anladım.
E: Peki tam aksi olsaydı başarılı olamasaydınız ne yapardınız?
A.N.M.: Muhtemelen daha iyi antrenman yapıp, daha ciddi bir şekilde çalışırdım daha zorlardım ama benzer sonuç çıkarsa o zaman herhalde yine kendime başka, başarılı olabileceğim bir spor dalı seçerdim. Çünkü insan başarılı olabileceği şeyden mutluluk duyuyor.
E: Zorlu tırmanışlar yapıyorsunuz peki bir antrenman ne kadar sürüyor?
A.N.M.: Ne kadar çok antrenman yapılırsa o kadar iyi oluyor. Yaza ayrı kışa ayrı, değişen koşullara,yerlere uygun olarak antrenman yapılıyor
E: Biz Sofigo.com olarak bir moda sitesiyiz. Siz yaptığınız spor dahilinde nasıl giyiniyorsunuz, nelere göre tercihler yapıyorsunuz?
A.N.M.: Kendi alanında uzmanlaşmış markalar bulunuyor. O markalardan alıyorsun. Zaten "marka" demek kalitesini ortaya koymuş demektir. Bu durumda sektörü analiz edip ona göre giyiniyorsun.
E: Peki çantanızda neler bulundurmayı tercih edersiniz?
A.N.M.: Bu hangi kamptan hangi kampa gittiğinle alakalı. O süreçte neye ihtiyacın olabileceğini gittiğin yere göre belirliyorsun. Ama mutlaka her koşulda ilk yardım seti bulunuyor ve çok büyük hayati önem taşıyor. Ama dağcılar katman katman giyinirler. Böylesi daha kullanışlı ve rahat oluyor. Ayrıca bir diğer önemli faktör çantanızda ne kadar az yer kapladıkları ve hafif oluşları ile ilgili.
